KANDİDA ALBİKANS (MAYA MANTARI)
Sağlıklı bir bedende canlı mikroorganizmaların oluşturduğu dengeli ortamlara flora denilmektedir. Bunların arasında insan sağlığı için en önemli olanı “bağırsak florası”dır. Bağırsaklarda 400’den fazla bakteri türünün yaşadığı bilinmektedir. Buradaki bakterilerin toplam ağırlığı yaklaşık 1-1,5 kg olup, karaciğerin ağırlığına eşittir. Sayısal olarak ise toplam vücut hücre sayımızın 10 katı kadardır.
Bağırsak florası normal doğum sırasında bebeğin, annenin vajen florasını alması ile oluşmaya başlar. Yeni doğan bir bebeğin bağırsak bakterilerinin %80-90’ını bifidus bakterileri oluşturur ve bebeklikten yetişkinliğe doğru gidildikçe dost bakterilerin sayısı azalır. Doğumla başlayan ve zamanla olgunlaşan floranın dengesi, beslenme, su, ilaçlar, stres, ameliyatlar, bağışıklık sistemi gibi birçok faktörlerden etkilenir.
Sağlıklı bir bağırsak florasında, Bifidus ve Acidophilus bakterileri son derece hassas bir denge içinde bulunurlar. Bağırsak florasının bir diğer önemli mikroorganizması ise, aynı zamanda güçlü bir patojen (hastalık yapıcı) bakteri olan Echericia coli’dir. Bu nedenle E. coli’nin sayıca en az sayıda bulunması istenir; ama flora dengesi için de olmazsa olmaz bir bakteridir. Sindirim sisteminde yaşayan mikroorganizmalardan bir tanesi de Kandida albikanstır.
Kandida cinsine ait yaklaşık 200 tür bulunmaktadır; ancak mantar enfeksiyonlarının %75’inden Kandida albikans sorumludur. Maya tipinde bir mantardır. Sağlıklı yetişkinlerin ağız, sindirim sistemi ve kadınların vajen florasında kandida albikans’ın varlığı bilinmektedir. Flora üyesi olmakla beraber, fırsatçı enfeksiyonların da temel etkenidir.
Vücudun bağışıklık sistemi ve patojen olmayan bağırsak flora bakterileri, normal şartlarda Kandida’yı kontrol altında tutarlar ve sindirim sistemindeki varlığı sayesinde Kandida da diğer patojen bakterilerin çoğalmasını engeller. Herhangi bir nedenle bağırsak florasının bu hassas dengesi bozulursa, fırsatçı bir maya mantarı olan Kandida albicans sayıca artmaya başlar ve kandidiyazis denilen klinik tablo ortaya çıkar.
Kandidiyazis tablosunda, normalde tek hücreli olan Kandida albicans kontrolden çıkarak çok hücreli, ipliksi ve istilacı bir şekle dönüşür. Ek olarak konak dokulara bağlanmayı sağlayan adhesinleri, dokuları hem imha etmeyi hem de onlara daha iyi yapışmayı sağlayan proteazları ve vücudun bağışıklık sisteminin tepkisini azaltan çok sayıda faktörü de üretir. Kandida’nın bağırsak duvarına tutunmasıyla oluşan immünolojik hasar, bağırsak mukozasının geçirgenliğini bozar. Bağırsak bariyerin bozulması gıda duyarlılığı ve allerjilerinin oluşmasına neden olur.
Kandidiyazis Nedenleri
- Bağırsak florasının bozulması (Disbiyozis)
- İlaç (özellikle antibiyotik) kullanımı:
Antibiyotik kullanımı sırasında hastalığa neden olan bakterilerle birlikte patojen olmayan bakteriler de öldüğü için floranın dengesi bozulur; bu da kandida’nın sayıca artmasına sebep olur. Aynı etkiye neden olabilecek diğer ilaçlar arasında kortizon, ağrı kesiciler, hormonlar, sitotoksik ilaçlar ve kemoterapötikler sayılabilir.
- Bağışıklık sisteminin zayıflaması
- Sindirim salgılarının azlığı, özellikle pankreas disfonksiyonu ile gelişen enzim üretimindeki dengesizlikler
- Karaciğer fonksiyon bozukluğu
- Aşırı stres ve gerginlik
- Sağlıksız beslenme: Özellikle hazır besinler, katkı maddeleri, dengesiz beslenme, tek yönlü beslenme, karbonhidrat ağırlıklı beslenme
- Yeterince su içmemek
- Ağız ve diş sağlığının bozuk olması, ağız sağlığı için gerekli olan hijyen önlemlerinin alınmaması
- Kalitesiz uyku, uyku bozukluğu
- Hormonal disfonksiyon
- Elektrosmog’a yoğun olarak maruz kalmak
- Bozucu alanlar
Kandidiyazis Belirtileri
Başlangıçta kişinin dikkatini çekebilecek bulguların olmaması ve genellikle uzun bir zaman dilimi içerisinde oluşması nedeniyle, kişinin “normal” gözüyle bakabildiği bir tablodur. Bu nedenle tanısı da zaman almaktadır.
Bağırsaklarımız bağışıklık ve hormonal sistemin önemli bir parçasıdır ve son zamanlarda ikinci veya duygusal beyin de denilmektedir. Bu nedenle Kandidiyazise ait semptomlar, tüm sistemleri ilgilendirmektedir. Hastalarda aranması gereken bulgular şu şekilde özetlenebilir:
- Depresyon, anksiyete, sinirlilik hali, konsantrasyon güçlüğü
- Konstipasyon (kabızlık), diyare, meteorizm (karın bölgesinde gaz), mide ekşimesi, buna bağlı boğaz yanması, hazımsızlık, bağırsak krampları sebebi ile karın ağrısı, anüste kaşıntı, irritabl bağırsak sendromu benzeri şikayetlerin olması
- Karaciğer enzimlerinde artış, pankreas enzimlerinde azalma
- Şişmanlama, kilo verememe
- Tatlıya düşkünlük
- Halitozis (Ağız kokusu), diş ve dişeti hastalıkları, oral aftlar
- Kronik yorgunluk, uyku bozuklukları, bitkinlik, enerji eksikliği, tükenmişlik hissi, keyifsizlik
- Kronik ağrılar, fibromiiyalji, migren, kas kasılmaları, eklemlerde şişkinlik ve ağrı
- Akne ve cilt döküntüleri, cilt hastalıklarının alevlenmesi, egzema, sedef, alerjik reaksiyonlar
- İdrar yolları ile ilgili şikayetler (özellikle kadınlarda), dismenore (adet sancısı), vajinal enfeksiyon ve mantar enfeksiyonlarının yaygın hale gelmesi, hormonal dengesizlik
- Erkeklerde prostatit, iktidarsızlık
- Çocuklarda hiperaktivite, öğrenme ve davranış bozuklukları, iştahsızlık, tekrarlayan kulak enfeksiyonları
- Besinlere ve kimyasallara duyarlılık
Kandidiyazis Tanısı
Hastaların yukarıdaki belirtiler açısından sorgulanması ve bu belirtilerin varlığında kandida enfeksiyonundan şüphe edilmesi çok önemlidir. Ancak doğru tanı için SF (gaita analizi) veya daha fonksiyonel olarak Voll’e göre Elektroakupunktur yöntemi olan Proquant, RewiQuant ve Vegatest, ek olarak Kineziyolojik manuel adale testi ile tanısı konur.
Kandidiyazis Tedavisi
Kandida albikans’ı ilaçlarla tedavi etmek pek mümkün değildir. Çünkü ilaç kullanımından sonra sıklıkla hastalık tekrar ortaya çıkar. Bu nedenle maya mantarını tedavi ederken çok yönlü bir yaklaşım gerekmektedir. Kandidanın sayısal olarak kabul edilebilir seviyeye gelmesi ve floradaki sağlıklı bakterilerin yenilenmesi amacıyla vücut koşulları için regüle bir ortamın sağlanması hedeflenmelidir.
- Bitkisel ve kimyasal ilaç kombinasyonu: İlaç tedavisi sadece ciddi risk grubunda olan hastalarda uygulanır.
- Sağlıklı ve dengeli beslenme: Özellikle rafine karbonhidrat ve her türlü tatlıdan uzak durmak tedavinin olmazsa olmazlarındandır. Kandidanın tek besin kaynağının glikoz olduğu düşünüldüğünde bunun önemi de anlaşılmaktadır.
- Yeterli su tüketme ve fiziksel aktivite
- Nöralterapi
- Ciddi kandidiyazis vakalarında kolon hidroterapi ile kalın bağırsakların temizlenmesi, villus yapıları içine yerleşmiş olan kandidaların uzaklaştırılması için çok önemlidir.
- Rektal ozon tedavisi
- Bozulmuş olan bağırsak florasının düzenlenmesi için probiyotik desteği
- Çok dirençli olan vakalarda hastanın kendi gaitasından otovaksin yöntemi ile elde edilen E.coli preparatları da kullanılmalıdır.
Beslenmedeki Temel Prensipler
Maya mantarı ile mücadelede; beslenmenin çok önemli bir yeri vardır. Ek olarak bağışıklık sistemini güçlendirmek ve sağlıklı bir bağırsak florasının devamını sağlamak, mantarların çoğalmalarını sınırlandırmaya yardımcı olur.
İyi bir beslenme, bağışıklık sisteminin fonksiyonları için vazgeçilmez olduğundan, mümkün olduğu kadar bedenimizin ihtiyaçlarına uygun ve tam değerli gıdalarla beslenmek gerekir. Bu şekilde mantarların yok edilmesi mümkün olmasa da, hızlı çoğalmalarına engel olacak bir ortam yaratılabilir. Kandida albikansın en önemli besini şekerdir. Bu nedenle her türlü rafine edilmiş şeker ve besinden uzak durmak ilk yaklaşım olmalıdır. Ayrıca beyaz un ve türevlerinden elde edilen tüm ürünlerin, şekere dönüştüğü unutulmamalıdır. Olgun ve aşırı tatlı meyvelerde früktoz mevcuttur ve bu da dolaylı olarak glikoza yani şekere dönüştüğü için bunlardan da uzak kalmak gerekir. Şeker ve şekerli ürünlerin az tüketilmesi sayesinde, mantarların kolayca kullandığı karbonhidratlar ellerinden alınmış olur.
Kısacası Kandidiyazisin tedavisinde, mantarları besleyecek gıdalardan uzak durmak son derece önemlidir. Bunun yerine;
– Taze meyve ve sebze, tam tahıllar, bakliyat, kabuklu yemişler ve tohumlardan zengin beslenin
– Probiyotik, mineral ve vitamin desteğine yer verin
– Düzenli egzersizin yer aldığı sağlıklı bir yaşam tarzı edinin
Kaynak:
- Hüseyin Nazlıkul, Unuttuğum Bedenim
- Hüseyin Nazlıkul, Duygusal Beyin Bağırsak